28 Temmuz 2022 Perşembe

Marsupilami / Marsupilami (1970)

70'lerin başında çok fazla ön plana çıkmasa da yaptıkları müzikle kendilerini kanıtlayan bir gruptur Marsupilami. Adını Belçikalı çizgi romancı André Franquin'in aynı adlı çizgi romanından alır. Hani şu uzun kuyruğunu acayip iyi kullanan, kaplan desenli sevimli yaratık olan Marsupilami.

Grup 1969 yılı civarında kuruluyor. Hemen ardından dönemin en ünlü gruplarından biri olan Deep Purple ile turneye çıkıyorlar. Konserlerde gayet iyi performanslar sergiledikten sonra 1969 yılı Isle of Wight Festival'ın açılış grubu olmayı başarıyorlar. Belirtmek gerekir ki bu yeri almalarının en büyük sebebi King Crimson'ın açılış grubu olmayı reddetmesi. Grup, Crimson'dan açılan yeri oldukça iyi dolduruyor ve Transatlantic Records ile de albüm anlaşmasını kapıyorlar.

İlk albüm Marsupilami 1970 yılında yayınlanıyor. Progressive Rock ile Jazz Rock arasında bir yere konumlanan albümde flüt ve org kullanımları ile vokaller gerçekten iyi ve sürekli ön plana çıkıyorlar. Vurucu ritimlerle birleşen iki erkek bir kadından oluşan çok vokalli yapı, ses efektleri ve yırtıcı gitarla birlikte gayet kaliteli bir albümün ortaya çıkmasını sağlıyor.

Ses efektleri, ziller ve bass tınılarıyla başlayan ilk parça Dorian Deep, klasik yapıda bir balad izlenimi yaratsa da flüt ve vokalin öne çıkmasıyla birlikte değişik ve ritmik bir yapıya bürünüyor. Adıyla Rock'n Roll hissi veren ama pastoral bir balada dönüşen Born to be Free ise ayrı bir güzellik.

Normalde Soft Machine, East of Eden hatta King Crimson ve Pink Floyd anılması gereken ama zamanında bunu kazanamayan grubun belirleyici parçası And The Eagle Chased the Dove to Its Ruins; ritimleri, vokalleri ve elektro gitarı ile öne çıkıyor. İniş çıkışlarla geçen kısa bir macera yaşatıyor insana.

Ab Initio Ad Finem (The Opera) ise bambaşka bir hikaye anlatıyor. Özellikle ses efektlerinin fazlaca kullanıldığı parça farklı türlerden izleri tam bir opera kavasına büründürüyor.

Kişisel olarak albümün en sevdiğim parçası ise Facilis Descencus Averni. Diğerlerinden çok daha iyi bir parça değil belki ama vokalin yumuşak ve basit yapısı, saldırıya geçmiş gibi ileri atılan flüt, armoniye çok şey katan org ile kaosa sürüklenen bir tavra sahip. Sonunda her şey derli toplu bir hal alsa da kat edilen mesafe dinleyen kişiyi gerçekten farklı evrenlere sürüklüyor.

MARSUPILAMI

Mike Fouracre / Vurmalılar

Fred Hasson / Vokal, Armonika

Leary Hasson / Org

Richard Hicks / Bass

Dave Laverock / Gitar, Vokal

Jessica Stanley-Clarke / Flüt, Vokal

MARSUPILAMI

01 - Dorian Deep

02 - Born to be Free

03 - And the Eagle Chased the Dove to It's Ruin

04 - Ab Initio Ad Finem (The Opera)

05 - Facilis Descensus Averni


1 yorum:

Adsız dedi ki...

Yandex: http://bc.vc/vIq0KW2