Jazz Rock etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Jazz Rock etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Ekim 2023 Salı

Sunbirds / Sunbirds (1971)

Dünkü Niagara çıkışı Klaus Weiss'ın bir başka projesi olan Sunbirds'ü akla getirdi. Niagara'nın hemen ardından ortaya çıkan grup oldukça başarılı bir Jazz Rock ve Fusion grubu. Farklı ülkelerden kaliteli müzisyenleri buluşturan Sunbirds'ün de kısa ömürlü olması bizi derinden üzse de tarihin tozlu raflarında kalmış olmasına da yapabileceğimiz pek bir şey yok.

1959'dan beri Jazz sahnesinde yer alan Klaus Weiss, Sunbirds'e gelene kadar pek çok projenin içerisinde yer alıyor.  Bud Powell, Johnny Griffin, Kenny Drew ve Don Byas gibi isimlerle birlikte çalışan Weiss, 1962 - 1965 yılları arasında Klaus Doldinger Quartet'te de yerini almış. 1965 yılında kazandığı Uluslararası Viyana Jazz Festivali Yarışması'nın ardından da daha geniş kitle tarafından tanınır hale gelmiş. Hemen hemen aynı dönemde kurduğu Klaus Weiss Quartet ile yola devam eden Weiss, 1971 yılında gruba iki yeni müzisyen daha katarak ismi Sunbirds'e çevirmiş. Başarılı bir ilk albüm olan Sunbirds'ün ardından gelen ikinci albüm Zagara ilki kadar etkili olmadığı için grubun dağılmasına yol açmış.

Sunbirds, ilk dönem Jazz Rock'ın kendine has yapısı olan gruplarından biri. Elektrikli klavyelerin bir hayli ön plana çıktığı albümün en büyük özelliği de bu diyebiliriz. Albümde çok fazla ve yaratıcı şekilde kullanılan klavyeler mevcut. Tabi Weiss'ın ritimleri ile birlikte.

Tanım olarak coşkulu, cesur, yaratıcı ve pervasız diyebiliriz albüm için. Ara ara bahsettiğimiz nerede başlayıp biteceğini kestiremediğiniz, sizi her seferinde daha da şaşırtan, başladığı yere dönme kolaylığı yerine başını alıp, uzaklaşıp giden melodilere ve yapıya sahip. Fazlasıyla şaşırtıcı ve etkileyici. Tabi bu her zaman olduğu gibi kişisel görüş kapsamında değerlendirilmeli. Albümü dinleyip hiç sevmeyenlerin sayısı da az olmayacaktır.

Fakat herkesin hemfikir olacağı konu ise albümün de grubun da zamansız, yaratıcı ve kendine has bir yapıya sahip olan işlerden olacağıdır diye düşünüyorum. Benzetmek için epey uğraş versek de kime ya da hangi albüme benzediğini anlatmak çok zor. Zira albümde Miles Davis gibi bir hava sezinlenirken diğer yandan Psychedelic bir yolculuğa çıkmış Embryo ya da Agitation Free hissi de veriyor.

SUNBIRDS

Ferdinand Povel / Flüt
Philip Catherine / Gitar
Fritz Pauer / Elektrikli Piyano
Jimmy Woode / Bass
Juan Romero / Vurmalılar
Klaus Weiss / Davul

SUNBIRDS

01 - Kwaeli (3:43)
02 - Sunrise (5:26)
03 - Spanish Sun (12:10)
04 - Sunshine (6:46)
05 - Sunbirds (9:31)
06 - Blues for D. S. (7:53)

23 Ekim 2023 Pazartesi

Niagara / Niagara (1970)

İlgi çekici tuhaflıkların başına koyabileceğimiz gruplardan biri de Niagara. Almanya kökenli grubun müzikal anlayışı çok değişik ve kendine has. Albüm sadece vurmalılar, ziller ve davullardan oluşan bir albüm. Lakin albümde çalan 5 grup elemanı ve 2 konuk müzisyen Alman Rock müziğine etkileri olan kişilikler. Atlantis'ten Udo Lindenberg, Klaus Doldinger Quartet'ten Klaus Weiss, İngiliz grup Spectrum'dan Keith Forsey ve diğerleri. Grubun kuruluş tarihçesi hakkında bilgilerimiz çok az. Ama albümün bağımsız bri şekilde ve ticari kaygı güdülmeden kaydedildiğini biliyoruz.

Temelde Niagara'nın bu ilk albümü Krautrock janrı içerisinde yer alır ama tam anlamıyla doğru bir tanımlama olduğunu söyleyemeyiz. Dönemin Alman Rock ekolünden bir parça olduğu için Krautrock olarak dillendirilse de daha derine indiğimizde aslında Samba'nın alt kollarından biri olan Samba Batucada türüne dahil etmek daha doğru gibi geliyor. Daha sonraki albümlerde müzikal anlayışlarını Jazz Rock ve Fusion üzerine yöneltseler de Niagara albümündeki durum bu.

İşin ilginç yanı, Samba Batucada'da bir çok enstrüman kullanılırken, türe yakın duran bu albümde sadece vurmalılar var ve daha da ilginci, diğer enstrümanların eksikliği hiç hissedilmiyor. Oldukça yaratıcı ve 2 uzun parçadan oluşan albüm kendi halinde ve az bilinen bir başyapıt olarak nitelendirilebilir. Güney Amerika ritimlerinin vurmalılar üzerinden Rock ekolüne bağlandığı garip albümlerden. Tam anlamıyla Rock diyemediğiniz gibi Rock değil de diyemiyorsunuz. Az bulunan, nadide bir işe imza attıkları ortada.

Niagara albümünü değerlendirirken bu özel anlam üzerinden gitmek doğru olur. Arada olan albümlerden biri. Yakın durduğu yer ile gittiği yeri çok iyi birleştiren grubun Jazz Rock'a kayan vuruşları sayesinde modernleştirilmiş bir ritim kaydına dönüşüyor. Sadece vurmalılardan oluşan albümlerin sayısı fazla olmasına rağmen böyle tuhaf albümlerin sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Bu albümü de rahatlıkla baş parmak ya da işaret parmağı olarak nitelendirebiliriz.

Samba Batucada'ya çok yakın bir albüm olarak tanımladık ama albümdeki Fusion ve Psychedelic Rock etkileri de yadsınamayacak denli fazla. Zaten bu nedenle Krautrock janrı içerisindeki yerlerini alıyorlar. Psychedelic kısmından gelen trip etkisi fazlasıyla yoğun.

NIAGARA

Klaus Weiss / Davul, Timpani, Çan
Cotch Blackmon / Konga, Vurmalılar
Keith Forsey / Davul, Ziller, Vurmalılar
Juan Romero / Çıngırak, Maracas
Udo Lindenberg / Davul, Timbale, Vurmalılar

Konuk Müzisyenler:
Danny Fischelscher / Konga
George Green / Davul

NIAGARA

01 - Sangandongo (19:07)
02 - Malanga (20:42)

19 Ekim 2023 Perşembe

Missus Beastly / Missus Beastly (1970)

Almanya'nın ilk Jazz Rock ve Progressive Rock gruplarından biri, belki de ilki sayılabilecek olan Missus Beastly 1968 yılında kurulmuş. İlk ismini tuhaf bir şekilde Pscyhedelic bir durum olan Psychotic Reaction'dan alan grup kısa süre sonra Reaction, ardından da bir Amerikan TV şovunda boy gösteren siyahi oyuncak bebek Mistress Beastly'den alan grubun 2 farklı evrim geçirme dönemi var. 1968 - 1970 yılları arasındaki ilk dönemde kendi hallerinde ama etkili bir grup olarak sahneye çıkan Missus beastly, ikinci dönemde Roman Bunka, Christian Burchard gibi isimlerle daha büyük ve değişik bir hal alıyor.

İlk dönemin hemen ardından başlarına bir dolu sorun da açılıyor. Farklı ve gaspçı diye nitelendirilebilecek bir grup başka müzisyen Missus Beastly adını çalarak müzik yapmaya başlıyor. Bu büyük sorunlar yaratırken grup elemanları bir şekilde isimlerini kurtarmayı başarıyorlar. Zaman içerisinde gelişerek quartetten altılı, yedili grup formasyonuna dönüyorlar. Bu arada da ticari açıdan oldukça başarı elde ettikleri için herhangi bir finansal sorunları yok. Hatta April isimli bağımsız plak şirketinin kurucu ortaklarından biri olarak daha da fazla para kazanıyorlar.

Bu durum pek çok grubun eline geçmeyen bir fırsat. Missus Beastly ise önüne gelen fırsatı iyi kullanan, kaliteli albümleri ve ticari başarıyı bir arada tutma yeteneğine sahip ender gruplardan biri olarak müzik tarihine geçiyor. 

Jazz Rock'ın temel alındığı bir albüm olan grubun bu ilk albümü oldukça başarılı bir albüm. Gerçi daha sonraki formasyonların ürettikleri kadar iyi sayılamayabilir. Zaten o kadar değil de itiraf etmek gerekirse. Ama Progressive Rock ve Jazz Rock'ın gelişme aşamasında olduğu dönemlerde Almanya'nın bu alandaki ilk gruplarından biri olmaları albümün önemini daha da arttırıyor.

Albümde temelde sadece bir Jazz Rock albümü değil. Pek çok farklı tarz ve türden etkiler içeriyor. En öne çıkanlardan biri Blues. Ama onu da belirli bir düzeyde ve belirsiz bir şekilde kullandıkları için nefes kesici bir hal alıyor diyebiliriz. Blues var evet ama nerede gibi bir düşünceye kapılıyorsunuz dinlediğinizde. Bunun yanında fazlasıyla coşkulu ve heyecan içeren de bir albüm. Nerede ne olacağını bilemediğiniz o tuhaf, kafa karıştırıcı ve dinleyiciyi alıp götüren albümlerden biri. Krautrock janrı içerisine de dahil edilen nadide bir parça.

MISSUS BEASTLY

Lutz Oldemeier / Davul
Atzen Wehmeyer / Gitar, Vokal
Petja Hofman / Bass, Vokal
Wolfgang Nickel / Klavyeler

Konuk Müzisyenler:
Hansi Fischer / Flüt
Chris Karrer / Gitar
John Weinzierl / Gitar
Dieter Serfas / Davul

MISSUS BEASTLY

01. XOX (1:26)
02. Uncle Sam (5:39)
03. Shame On You (8:57)
04. Decision (2:55)
05. Chinese love Song (1:01)
06. Mean Woman (Woody Mouse) (7:57)
07. Aphrodisiakum (8:56)

17 Ekim 2023 Salı

Pumpkin / Pumpkin (1975)

Kısa bir süre önce blogdaki yerini alan Crypto'nun ardından, grubun devamı niteliğindeki Pumpkin'i de ekleyelim dedik. 1973 yılında kurulup 1975'te en azından adından vaz geçen Crypto grubu elemanları, hemen ardından grubun adını Pumpkin yaparak yeni bir sayfa açıyorlar. Gerçi yaptıkları müzik ve bakış açıları hemen hemen aynı olduğu için farklı bir gruptan söz ediyoruz diyemeyiz. İsim değişikliğine gitmişler gibi görünüyor sadece. 

Kaliteli bir albüm kaydı yapsa da ticari başarıyı çok fazla yakalayamayan Crypto'nun ardından grup elemanları hızlı bir şekilde isim değiştirip albüm kaydına giriyorlar. Albüm de aynı şekilde hızlı bir çabayla kaydediliyor. Sonuç yine değişmiyor ve kaliteli bir albüm olmasına rağmen ticari açıdan başarıyı yakalayamıyor 1975 tarihli Pumpkin albümü.

Jazz Rock ve Fusion türlerine dahil ettiğimiz Pumpkin, Crypto'dan farklı olarak biraz daha canlı ve daha eğlenceli denilebilir. Ama karşılaştırma yapıldığında yine Placebo'nun adı rahatlıkla verilebilir. Tarz ve yaklaşım olarak fazlaca benzerlikler var Placebo ile aralarında. Doğal olarak Crypto'nun yolunda ilerleyen ve sadece isim değişikliği yaşamış bir grup olarak da görebiliyoruz Pumpkin'i. Diğer yandan aralarında bazı farklılıklar da yok değil.

Crypto'ya oranla Pumpkin'deki enstrümantasyon daha iyi denilebilir. Grubun zaten bir süredir birlikte çalıyor olmasından kaynaklı, birbirleri ile olan uyumları çok iyi. Crypto'da öğrendiklerini Pumpkin'de zirveye taşımışlar. 

Ayrıca Pumpkin albümünde daha fazla elektrikli piyano ve saksafon soloları bulunuyor. Hafif Funk etkilerinin olduğu bir albüm için kaçınılmaz olan bu durumu bir hayli iyi şekilde becerdiklerini, Crypto'daki bazı ufak tefek hataların burada yapılmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

Bu farklılıkları saymazsak çok ayırt edici farkların olmadığı grubun elemanlarının çaldıkları müzik aletleri konusundaki yetkinliklerini ve yaratıcılıklarını bir kez daha öne sürelim. Müzikal arenası hem canlı hem de zorlu olan Hollanda'dan bu tarz iyi bir grubun çıkması hiç şaşırtıcı değil elbette. Keşke aynı başarıyı ticari olarak da gösterebilselermiş de kendilerinden daha fazla albüm ya da parça dinleme fırsatımız olabilseymiş.

Dönemin pek çok grubunun yaşadığı en büyük problemle karşı karşıya gelip altında kalmalarına rağmen 1975 tarihli Pumpkin albümü arşivlerde yerini alması gereken çalışmalardan biri.

PUMPKIN

Frank Noya / Bass, Synthesizers
Fred Leeflang / Saksafon, Flüt, Klarnet
Nanning Van Der Hoop / Davul, Vurmalılar
Peter Schon / Piyano, Klavinet, Synthesizers, Yaylılar

PUMPKIN

01. Fretless Fret (4:48)
02. Tiro Tiro (4:50)
03. For You Too (2:43)
04. Matthew Welname (5:25)
05. Dune Tune (3:35)
06. Depression (7:05)
07. Go On (4:54)
08. Free At Last (4:44)

16 Ekim 2023 Pazartesi

Trikolon / Cluster (1969)

Dünkü Tetragon girişinden hemen sonra Trikolon'u da araya alalım istedik. Gerçi tam tersini yaparak önce Trikolon'u anlatmak daha mantıklı olabilirdi belki ama hiç yoktan iyidir diyerek kendimizi kandıralım. Dün de bahsettiğimiz gibi Trikolon ve Tetragon ardıl gruplar. Trikolon 1967 yılında Osnabrück, Almanya'da kuruluyor. 60'ların sonunda müzikte başlayan deneysel dönemin tam ortasındalar. Blues temeline dayanan Rock'n Roll'un eksik ya da yetersiz kaldığı, değişimlerin başladığı, Progressive Rock janrının ilk adımlarını attığı bu dönemde Trikolon da, farkına varmadan elbette, Krautrock'ın temellerini atan gruplardan biri olarak ortaya çıktı.

Aslında yerel bir gruptular ve çok fazla ileriye gidemediler. Bırakın dünya sahnesinde yer almayı, Almanya geneline bile yayılamamışlardı tam anlamıyla. Yine de yerelde yaptıkları iş bile oldukça kaliteli ve uzun yıllar hatırda kalacak cinstendi. Stüdyoya girip albüm kaydetme şansları olmadı. Verdikleri bir konserde alınan kayıt Trikolon'un tek albümü olarak piyasaya sürüldü. Hem konser ortamının coşkusu hem de grup elemanlarının müzikal yetkinliklerinden kaynaklı olarak albüm oldukça iyidir.

Cluster albümü genel müzik anlayışı içerisindeki geçiş dönemi ve grubun kendisinin başlangıç döneminde yapılmış bir kayıt olduğu için pek çok tür ve tarzdan etkiler içeriyor. Psychedelic Rock temelinin belirgin şekilde hissedildiği albümde, Klasik Müzik atıfları, Jazz Rock bölümleri, folklorik etkileşimler, Heavy Psych ya da Space Rock'a varan parçalar bulunuyor. Tam da bu nedenle aslında, grubun yerini saptamak biraz zor olabiliyor. Krautrock genel bir tanım olduğu için onu tercih ederek bu zorluktan sıyrılıyoruz ama albüm Space Rock içerisine de konumlandırılabilir, Psychedelic soslu Fusion ya da Heavy Psychedelic Rock içerisinde de kendine yer bulabilir.

Albümün çeşitliliğine diyecek bir sözümüz olmadığı gibi ilkel diyebileceğimiz koşullarda kaydedilmiş olmasına rağmen fena halde ilgi çekici olduğunu da söylemek gerekiyor. Amon Düül ve Can ile aynı yıl çıkardıkları albüm, bahsi geçen iki grubun albümleri kadar ilgi görmemiş olabilir ama bu sadece ticari bir durum. Grup da albüm de en az onlar kadar iyiler. Krautrock'ın ilk dönemine tarihlenen nefis bir albüm desek, yanlış olmaz.

TRIKOLON

Hendrik Schaper / Klavye, Trompet, Vokal
Rolf Rettberg / Bass
Ralf Schmieding / Davul

CLUSTER

01. In Search for the Sun (14:31)
02. Trumpet for Example (7:22)
03. Hendrik's Easy Groove (11:05)
04. Blue Rondo (10:30)

15 Ekim 2023 Pazar

Tetragon / Nature (1971)

Tetragon
, 1967 yılında kurulan Trikolon'un devamı sayılabilecek bir grup. Müzikal anlamda değil elbette. Her iki grubun elemanları da ortak diyebiliriz. Trikolon daha Psychedelic odaklı bir grupken Tetragon ise Jazz Rock ve Fusion semalarında geziniyor. İki grubun da kendi alanlarında oldukça iyi olduklarını ve Trikolon'a daha sonra mutlaka yer vereceğimizi belirtelim.

Trikolon macerasının ardından grup elemanlarının bazıları gruptan ayrılırken diğerleri yeni grupla devam etmek istiyor. Osnabrück'de kurulan Tetragon kendine ait müzikal anlayışı olan bir yapı geliştirmek amacıyla hayata geçiriliyor. Bunun için de ilk yaptıkları şey, eski bir çiftlik evinde kendi stüdyolarını kurmak oluyor. Tabi hem maddi sorunlar hem de geleceğinin kendilerine ne getireceğini bilmemelerinden dolayı da kurdukları bu kayıt tesisi çok büyük bir kalite standardına sahip değil. Buna rağmen kaydettikleri parçalarla gerçekten de iyi bir iş çıkarıyorlar. Albümün plak olarak yayınlandığı sıralarda kayıt kalitesi çok iyi olmamakla birlikte daha sonraları defalarca elden geçirilerek ortaya çıkartılan CD formatındaki kayıtlar gerçekten de çok iyi durumda.

Başladıkları ilk dönemde sadece konser ve dinletilerde boy gösteriyorlardı. Ama bu konuda da fazlasıyla yetenekliydiler ve dinleyicileri kendilerine bağlıyorlardı. Yapılan amatörce bir konser kaydı 150 kopya satınca grubun gelecek vaat ettiği sonucu ortaya çıkmıştı. Bu dönemdeki dinletilerde sıklıkla The Nice coverları, Ekseption tarzına yakın klasik müzik bölümleri ve uzatılmış enstrümantal Jazz varyasyonları çalıyorlardı. Arada Jazz ve Blues klasiklerinden de örnekler sergiliyorlardı ama asıl amaçları kendilerine ait bir anlayış oluşturmaktı.

Konser döneminin ardından grupta bazı eleman değişiklikleri oldu ve son kadro albüm kaydına girdi. Dediğimiz gibi kayıtları yaptıkları ortam çok doğru ve stabil bir ortam değildi. Yeniden kayıtlar yapıp, kayıtları birleştirme şansları yoktu ve bu mecburiyetlerden kaynaklı olarak albümde yer alan parçaları canlı olarak kaydetmek zorunda kaldılar. Yani dinleyeceğiniz ya da zaten dinlemiş olduğunuz Tetragon'un Nature albümü tam anlamıyla tek seferde canlı olarak kaydedilmiş parçalardan oluşuyor.

Krautrock janri içerisinde kendilerine yer bulsalar da daha ayrıntılı bir açıklama yapılmak istendiğinde Jazz Rock ve Fusion, Tetragon için de Nature albümü için de daha uygun kaçıyor.

TETRAGON

Hendrik Schaper / Org, Klavinet, Piyano, Cembalet, Elektrikli Piyano, Vokal
Jürgen Jaehner / Elektrikli Gitar, Akustik Gitar
Rolf Rettberg / Bass
Joachim Luhrmann / Davul

NATURE

01. Fugue (15:59)
02. Jokus (0:21)
03. Irgendwas (6:01)
04. A Short Story (13:41)
05. Nature (7:44)

13 Ekim 2023 Cuma

Crypto / Crypto (1974)

1973 yılında kurulan Crypto Hollandalı bir Jazz Rock ve Fusion grubu. Hemen hemen aynı dönemlerde ortalıkta olan Pumpkin ile de sıkı bağları var zira her iki grubun da önemli elemanları aynı kişiler: Peter Schönn ve Nanning van der Hoop. Haklarında çok fazla bilgimiz yok. Hatta albümün yayınlanma yılı da çok net değil. Bazı kaynaklar 1974 yılı sonları bazılarında ise 1975 yılı olarak gösteriliyor. Bu konuda dönem bir hikayeye göre de albüm temelde 1974 yılında yayınlanmış ama ancak 1975 yılı başlarında satışa sunulmuş gibi de bir durum var. Çok üstüne düşmeden 1974 yılına tarihledik biz de.

Crypto'nun grupla aynı adı taşıyan albümü bu tarza büyük yenilikler, bambaşka şeyler katmış bir albüm değil. Ama oldukça da kaliteli ve dinlemesi keyif veren bir albüm. Temelinde Jazz'ın olduğu, sürekliliği hiç kopmadan devam eden, enstrümanların iyi derecede kullanıldığı kendi halinde ve sade bir albüm.

Albüm ve grup, sıklıkla dönemin kendine has klavyecilerinden Mark Moulin'in grubu Placebo ile karşılaştırılır. Dutch olarak tabir edilen bölgenin grupları arasında birbirine en fazla benzeyenler de Placebo ve Crypto denilebilir.

Crypto'nu albümündeki parçalar birden fazla melodiye sahip ve işleme açısından oldukça zenginler. Klavyeler doğal olarak albümde fazlaca ön plana çıkıyor. Peter Schönn, Mark Moulin kadar olmasa da gerçekten iyi bir klavyeci olduğunu bu albümde hemen her parçada kanıtlıyor. Grubun diğer üyelerinin de ona ayak uydurmak konusunda hiçbir sıkıntı yaşamadıklarını hatta çoğu yönlendirmede yer aldıklarını belirtelim.

Ara ara Funk ve Soul etkilerinin de hissedildiği albümde Latin müziği izlerine de rastlamak mümkün. Melodiler, gitar ve klavyeler oldukça sağlam. Albümün hemen her yerinde bir belirsizlik havası hakim. Bu durum genellikle sıkıntı veren bir şey olmakla birlikte bu albümde aksine daha da iyi görünüyor. Ne olduğunu, nereye varacağını bilmediğiniz, bazen kendini tekrar ediyor diye düşündüğünüz ama farklı yerlere doğru giden melodiler arasında ne olacağını bilmeden gezinmek insana fena halde keyif veriyor. 70'lerin kayıp güzelliklerinden biri demek yanlış olmaz.

CRYPTO

Wim Dijkgraaf / Bass
Peter Schön / Piyano, Mellotron, Synthesizer
Jan Nanning van der Hoop / Davul, Vurmalılar
Bert Devies / Gitar

CRYPTO

01. Ribatejo (3:49)
02. Masogistic Bonus Point (4:48)
03. Funk for Farmers (5:24)
04. My Bonnie (6:33)
05. Gallfly (2:17)
06. Melon Cactus (3:03)
07. Awakening (5:56)
08. Tatus (7:32)
09. Nova Zembla (4:00)

2 Ekim 2023 Pazartesi

Jupu Group / Ahmoo! (1975)

Jupu Group
, tek albümlü efsaneler listemize Finlandiya Progressive Rock janrı içerisinden dahil olan gruplardan. Haklarında bilgimiz kısıtlı. Grubun adının dönemin önemli Jazz kökenli kemancılarından Juhani Poutanen'den geldiğini biliyoruz. Poutanen'in lakabı Jupu olduğu ve tanınan bir müzisyen olduğu için bu ismi tercih ettikleri ortada. Bunun dışında da albümün kayıtlarından hemen sonra grubun dağıldığını hatta albümün çıkışını bile göremediklerini biliyoruz. Jupu Group'un dağılmasından birkaç ay sonra piyasaya sunulmuş Ahmoo!

Albüm, Finlandiya kökenli Fusion, Progressive Rock ya da Jazz Rock olarak düşünüldüğünde bir başyapıt sayılmayabilir. Ama ortalamanın da çok üzerinde etkileri olan bir albüm. Özellikle gruba adını veren Poutanen'in keman konusundaki yetkinliği ve yaratıcı besteleri Ahmoo!'yu benzerlerinden biraz daha yukarı taşıyor. Yine Poutanen'den kaynaklı olarak albümde keman fazlasıyla ön plana çıkıyor ki bu da çok anlaşılabilir bir durum.

Diğer tarafa bakıldığında gitar, elektrikli piyano ve moog'un başı çektiği enstrümantal bir Heavy Prog havası da söz konusu. Bu nedenle albüme sadece Fusion demek ya da Jazz Rock gibi etiketlendirmek doğru değil. Farklı türlerden, farklı tarzlardan beslenerek kendilerine ait bir yapı oluşturmayı başarmışlar. Ve bu yapı sadece bir tür başlığı altına konabilecek kadar sığ değil.

Eleştiri ya da tanımlama yapılırken genel olarak düşülen bir hata da Weather Report ya da Return To Forever ile benzeştikleri yönündedir. İkisi ile de benzeşmezler. Elektrikli keman gibi fazlasıyla ayırt edici bir yanları vardır Jupu Group'un. Ha basit bir şekilde anlatılmak istendiğinde "Return To Forever gibi" tanımlaması yapılarak geçiştirilebilir belki ama diğer türlüsünü de hak etmediklerini düşünüyorum.

Albümün genelinde sıradanmış gibi başlayan parçalar mevcut. Ama gidişatı o kadar iyi değiştiriyorlar ki neye uğradığınızı şaşırıyorsunuz. Sıkıcı başlayan parça kademeli olarak yükselerek değişik bir yöne doğru akıyor. Jazz dinleme konusunda sıkıntı duyanların görüşünü değiştirebilecek denli etkileyici, ortada ve birleştirici bir albüm Ahmoo!

JUPU GROUP

Juhani Poutanen / Keman, Vurmalılar
Janne Louhivuori / Gitar
Jukka Linkola / Klavye, Vurmalılar
Ilkka Hanski / Bass
Urpo Sorvali / Davul, Vurmalılar

AHMOO!

01. The Seeker (5:11)
02. Ennystymätön (6:47)
03. Ahmoo (9:56)
04. Moment (8:01)
05. Two for Eeva (8:03)
06. Drops of Rain (7:13)

28 Eylül 2023 Perşembe

Goliath / Goliath (1970)

Haklarında hiç bilgimiz olmayan gruplardan biri de Goliath. 1969 sonu gibi bir araya geldikleri, 1970 yılında bir albüm yayınladıkları ve hemen ardından da dağıldıkları dışında neredeyse hiç bilgi sahibi değiliz. Grubun vokali Linda Rothwell'in 1967 yılında The Lemon Line adlı bir grupla tek, Goliath'ın dağılmasının ardından 1972 ve 1973'te solo olarak birer single yayınladığını biliyoruz. Diğer elemanlarla ilgili bilgiye ulaşmak imkansız gibi.

Goliath, içerisinde hafiften Jazz etkileri bulunan bir Crossover Prog yapıyor. Yoğun ve canlı parçalara sahipler. Maajun (A Taste of Tangier) hariç tüm parçalar kendilerine ait. Maajun ise Folk ve Blues emektarı Davy Graham'in parçası ki onu da oldukça değişik bir versiyonla albüme koymuşlar.

Goliath hakkında çok bilgi olmamasına rağmen, haklarında çok fazla atıp tutma durumu vardır. Kimisi Affinity ile karşılaştırır. Kimisi Linda Rothwell'i Jefferson Airplane'den Grace Slick ya da Delivery'den Carol Grimes ile aynı yere koyar falan. Benzer yanlar, yakınlaştıkları yerler olmakla birlikte tam da öyledir diyemiyoruz. Hem bahsi geçen grup ve isimlerin kendi farklılıklarını ortaya koymuş olmaları hem de Goliath'ın onlardan farklı bir yerde durması bu konuyu iyice karıştırıyor.

Linda Rothwell'in ilgi çekici ve hoş bir sesi olduğunda hemfikiriz. Sesini çok iyi kullandığı da ortada. Ama kendine has şekilde geliştirdiği tarzını kalkıp Grace Slick ya da Carol Grimes ile karşılaştırmak da saçma. Diğer yandan Affinity ile aynı kefeye konuluyor bazıları tarafından da Goliath. Evet, her ikisinde de kadın vokal var ve evet benzeşen yanları da var ama karşılaştırılacak kadar da değiller. Her ikisinin de içerdiği Jazz, Blues, Folk öğeleri oldukça farklı. Zaten Goliath'taki Jazz, Affinity'e oranla daha belirgin bir yönde ilerliyor.

Albümdeki besteler çok muhteşem işler olmasa da işleme yönteminden dolayı öne çıktıklarını da yadsıyamıyoruz. Zaten grubun farklı tür ve tarzlardan beslenen bir yapısı olduğu düşünüldüğünde içerdiği bu parçaların işlenmesi mevzusu daha bir anlaşılır oluyor.

Flüt ve saksafonun hoyratça ama etkili kullanıldığı albümde gitarların azlığı ve klavyenin olmaması değişik bir hava katıyor. Folk değil ama Folk içeriyor, Blues değil ama içinde Blues da var, Jazz değil de Jazz'ı da içeriyor işte. Dinlemesi keyifli, hoş ve kendini tekrar dinlettiren albümlerden. Kesinlikle bir başyapıt değil ama ortalamanın da çok üzerinde bir albüm.

GOLIATH

Linda Rothwell / Vokal
Malcolm Grundy / Gitar
Joseph Rosbotham / Nefesli Çalgılar
John Williamson / Bass
Eric Eastman / Davul, Vurmalılar

GOLIATH

01. Port And Lemon Lady 4:05
02. Festival Of Light 4:58
03. No More Trash 3:43
04. Hunter's Song 9:54
05. Men 3:43
06. I Heard About A Friend 4:31
07. Prism 6:06
08. Emerge, Breath, Sunshine, Dandelion 3:32
09. Maajun (A Taste Of Tangier) 4:30

18 Eylül 2023 Pazartesi

The Aynsley Dunbar Retaliation / The Aynsley Dunbar Retaliation (1968)

Adından da kolaylıkla anlaşılabileceği üzere The Aynsley Dunbar Retaliation, efsanevi davulcu Aynsley Dunbar'ın grubudur. Profesyonel anlamda müziğe 1963 yılında Derry Wilkie And The Pressmen grubunda başlayan Dunbar, Mojos, John Mayall's Bluesbreakers ve Jeff Beck Group'ta kısa bir süre çaldıktan sonra kendi grubunu kurma kararı alır. Bu karardaki en büyük etken kendisini Bluesbreakers'tan kovan John Mayall'a olan öfkesidir. Zaten bu nedenle de grubun adını Retaliation (Misilleme) koyar. Arada kısa, küçük ama etkili ve belki biraz da şansız bir durumdan bahsetmeden geçmeyelim. Dunbar, Jimi Hendrix Experience'in de seçmelerine katılır ve Mitch Mitchell ile birlikte son ikiye kalır. İki iyi davulcu arasında kararsız kalan Hendrix, yazı tura atarak davulcusunu seçer. Dunbar kaybetmiştir.

Bu yaşanılanların ardından kurduğu The Aynsley Dunbar Retaliation ile iyi bir çıkış yakalamak isteyen Dunbar, takım arkadaşlarını da iyi seçer. İlk albüm hızlı bir şekilde kaydedilir. Temelde Blues Rock örneği olarak düşünüldüğünde biraz zayıf kalsa da albüm oldukça iyidir. Fena halde abartılı pasajlar dolu albüm, bu tavrını aksine minimalist bir yaklaşıma da sahiptir.

Aynsley Dunbar'ın davullarına edilecek laf bulunmaz albümde. Böylesine iyi bir müzisyenin yanında bass'ın biraz geride ve sönük kalmasını saymazsak, grubun ritim bölümünün üst düzeye yaklaştığını söyleyebiliriz. Diğer yandan, daha yeni bahsettiğimiz Sweet Pain oluşumunda da Dunbar ile birlikte çalan Victor Brox, muhteşem gitarlara ve Dunbar'a rağmen hem enstrümanları hem de vokaliyle neredeyse hepsinin önüne geçer.

Bir yanıyla fena halde coşkulu olan The Aynsley Dunbar Retaliation, diğer yanıyla biraz geride de kalır. Temel Blues kalıplarını Rock ile bütünleştiren bir tarza sahip olsalar da Hendrix, Mayall, Clapton gibi isimlerden farklı bir şekilde daha yumuşaktırlar. Geçişleri belirgin izler taşır. Belirsizliğe doğru gidiş hissini alamazsınız.

Yine de rahat, tempolu, kendinden emin ve havalı bir tarzı vardır grubun. Daha sonraları da birlikte sıklıkla çalacak olan müzisyenlerin ilk birliktelikleri olmasına rağmen, her birinin ne kadar iyi ve profesyonel oldukları daha ilk albümden kendini açıkça belli ediyor.

THE AYNSLEY DUNBAR RETALIATION

Aynsley Dunbar / Davul
Victor Brox / Vokal, Gitar, Trompet, Klavye
Alex Dmochowski / Bass
John Moorshead / Lead Gitar, Vokal

THE AYNSLEY DUNBAR RETALIATION

01 - Watch 'N' Chain 2:38
02 - My Whiskey Head Woman 04:26  
03 - Trouble No More 02:57 
04 - Double Lovin' 03:54 
05 - See See Baby 02:23
06 - Roamin' and Ramblin' 03:02
07 - Sage of Sidney Street 05:00
08 - Memory of Pain 06:08
09 - Mutiny 07:25

2 Eylül 2023 Cumartesi

Ambergris / Ambergris? (1970)

Ambergris
, Funk ve Jazz Rock karışımı müzik yapan bir grup. Tek albümleri var, çok fazla da etkili değiller aslında. Gerçi bu kişiye göre değişen bir durum tabi. Grubun kurucularından biri olan Jerry Weiss, Blood, Sweat & Tears'ın ilk dönem elemanlarından biri. Ambergris'in varlığı da ortaya çıkışı da müzikal anlayışı da bahsi geçen gruptan fazlasıyla etkileniyor haliyle. Amerikalı olup da bu tarz Jazz ve Funk işine girenlerin iyi örneklerinden biri olarak özetleyebiliriz grubu.

60'ların ikinci yarısında öne çıkan ve ticari anlamda da başarı yakalayan Horn Rock (pirinç müzik aletleri) diye tabir edilen müzikal anlayışın (B,S&T ve Chicago en önemli örneklerdir) etkisi dolayısıyla ortaya çıkmıştır Ambergris. Ticari olarak başarının kesin olduğu düşünüldüğü için pek çok yapım firması bu konuda para harcamaktan kaçınmamış o dönemlerde. Ambergris de bu furyadan nasibini almış ya da bundan faydalanarak ortaya çıkmış gruplardan. 

Yalnız grubun farklı bir tarafı var elbette. Zaten buraya aşma sebebimiz de o. Jazz ve Funk etkilerinin aralarında melodileri Latin müziği ile de birleştiriyorlar. Özellikle Küba tarzı Latin müzikal anlayışı albümün hemen her yerinde hissediliyor. Doğal olarak albüm fazlasıyla coşkulu, tutkulu ve cesur olarak nitelendirilebilir. 

Enstrümantal açıdan müzisyenlerle ilgili en ufak bir sorun görünmezken, parçaların zayıflığı albümü fena halde aşağı çekiyor. Daha farklı parçalarla giriş yapsalarmış devamını getirmemeleri işten bile değilmiş yani. Belirgin bir sesi olan vokalin ham diyebileceğimiz sesi Kornoların arasında kendini gösteriyor belki ama dinlenilmesi de acayip keyif veren bir ses değil.

Bu arada belirtmeden geçmeyelim. Başta Jazz dedik ama aslında bu tam anlamıyla bir Horn Rock albümü. Elbette Jazz parçaların temelinde yer alıyor ama Jazz Rock demek de haksızlık olabilir. Tabi ki kategorilendirme mecburiyeti açısından Jazz Rock diyoruz albüme ve gruba fakat esasen Horn Rock demek daha doğru olur diye düşünüyorum.

İkonik, efsanevi, nefis gibi kelimelerle tanımlayabileceğimiz bir grup olmasa da Ambergris tek albümüyle başarılı bir Korno portresi çizebilmiş nadir gruplardan. Kaliteli parçalar üretebilselermiş önleri de açıkmış aslında.

AMBERGRIS

Jerry Weiss / Bass, Klavye
Larry Harlow Klavye
Charlie Camillari / Trompet
Harry Max / Trompet, Bass
Jimmy Maelen / Vokal
Billy Shay / Gitar, Armonika
Lewis Kahn / Trombon
Glenn Jon Miller / Trombon
Gil Fields / Davul

AMBERGRIS?

01 - Something Happened to Me 2:51
02 - Play on Player 3:23
03 - Gotta Find Her 3:50
04 - Chocolate Pudding 4:25
05 - Forget It, I Got It 4:20
06 - Walking on the Water 5:45
07 - Sunday Lady 3:20
08 - Home Groan 3:12
09 - Soul Food 3:15
10 - Endless Night 5:27

1 Eylül 2023 Cuma

Festa Mobile / Diario di Viaggio Della Festa Mobile (1973)

Bari, İtalya çıkışlı Festa Mobile da az bilinen gruplardan. Tek albümle kalıp daha ileriye gidememiş gruplardan aynı zamanda. Ama doğal olarak tek albümlü efsaneler listemize giriş yapabiliyorlar. RPI'ın (Rock Progressivo Italiano) kendine has yapıya sahip gruplarından.

1973 yılında kurulduktan hemen sonra albüm kayıtlarına başlayıp, albümü yayınladıktan hemen sonra da dağılan grup kendinden sonraki Il Baricentro'nun da öncülü. Her iki grup da Francesco Boccuzzi ve Giaovanni Boccuzzi tarafından kuruluyor. Kardeşler oldukça başarılılar aslında. Hatta fazlasıyla da yetenekliler müzik konusunda. Lakin bir türlü istedikleri başarıyı da yakalayamıyorlar. Gerçi Il Baricentro bu tanımın biraz dışında kalıyor. Yine de onun başarısı da hak ettikleri başarıdan daha az diyebiliriz.

Grup ve albümü Diario di Viaggio Della Festa Mobile, Symphonic Prog'un ya da daha özele inersek RPI'ın en önemli, en başarılı, en iyi örneklerinden biri değil. Bunun yanında kötü bir örnek de değil. Senfonik müziğe kattıkları Jazz eklentisiyle değişik bir hava yakaladıkları ortada. Klavyelere ve vokale verdikleri önemden dolayı bir miktar popülist davranmaya çalıştıkları da aşikar. Yine de etkili ve keyif verici bir albüme sahipler.

Hatta o sık sık söylediğimiz keşke ile başlayan cümle Festa Mobile için de geçerli. Daha fazla albümü hak eden gruplardan. Il Baricentro'yu ayırarak düşünmek gerekiyor doğal olarak. Zira onlar daha fazla Jazz odaklı bir müzik yapıyorlar, her ne kadar aynı elemanlara sahip olsalar da. 

Klavyeyi az önce bir miktar kötüler gibi olduk ama albümün tamamında kullanılan kısmını kast etmemiştik. Temelde (açılış parçasının girişi mesela) oldukça etkin bir klavye kullanımı ve başarılı bir çalışma olarak nitelendirilebilir albümün tamamı. Sadece müzikal arka plandaki ayrıntılara önem vermek yerine bazı yerlerde tamamen klavye ve vokal üzerine oynamışlar, onu anlatmaya çalışmıştık.

Albümün fantaziye yönelik bir konsept albüm olduğu pek çok kaynakta belirtilmekle birlikte, fantazi kısmına bir şey diyemesek de konsept olabilmesi için gerekli olan koşulları karşılamıyor gibi geliyor insana. Birbirinden fazlasıyla ayrı ve kopuk bölümlerden oluşuyor albüm. Kendi içinde bir hikaye anlattığı ve bunun üzerinde durduğu ortada ama konsept olabilecek denli de belirgin değil.

FESTA MOBILE

Renato Baldassarri / Vokal
Alessio Alba / Gitar
Giovanni Boccuzzi / Klavye
Francesco Boccuzzi / Bass, Klavye
Maurizio Cobianchi / Davul

DIARIO DI VIAGGIO DELLA FESTA MOBILE

01. La Corte di Hon (4:57)
02. Canto (6:11)
03. Aristea (5:05)
04. Ljalja (6:53)
05. Ritorno (8:43)

28 Ağustos 2023 Pazartesi

Satisfaction / Satisfaction (1970)

Satisfaction
temeli Jazz'a dayanan bir İngiliz grubu. 60'ların başında sahnede önemli yer tutmaya başlayan Mike Cotton'ın 70'lerin başındaki projesi. Mike Cotton Jazzmen olarak başladıkları yolda, 1963 yılında Rhythm&Blues'un popüler olmasıyla rotayı o yöne doğru çevirip isimlerini Mike Cotton Band yapıyorlar. Ama bu isimde de uzun süre kalmayıp Mike Cotton Sound'da karar kılıyorlar. Özellikle 60'ların ikinci yarısında İngiltere'de oldukça popüler bir hale geliyorlar. Hatta dönemin en çok konsere çıkan gruplarının da başında geliyorlar. Üstüne bir de Gine Pitney, Stevie Wonder, Four Tops gibi Amerikalıların İngiltere turnelerinde ön grup olarak çıkınca kendilerine önemli bir yer edinmiş oluyorlar.

70'lerin başlaması ve müzikal değişiklikler onları da etkiliyor. Yine de Jazz'dan uzaklaşmayı tercih etmiyorlar ama Rock müziği de es geçmiyorlar. Grubun adını Satisfaction'a çevirip eski The Artwoods gitaristi Derek Griffiths'i de alarak albüm kayıtlarına başlıyorlar. 60'ların sonunda yöneldikleri Soul'un çok fazla iş yapmadığını fark ettikleri için albümün alt yapısını Jazz ve Rock üzerine kuruyorlar.

Grubun ilk ve tek albümü olan ve grupla aynı adı taşıyan Satisfaction, Chicago'nun ilk albümünde kullandığı formasyonla oluşturulur. Ama içine daha fazla Rock ve Folk öğeleri katıyorlar. Ayrıca daha uzun ve farklı yapıları, melodik zenginlikleri ve ritim çeşitliliklerini kullanarak değişik bir hale getiriyorlar.

Satisfaction anlatılırken genellikle Chicago'nun da adı verilir. Chicago'nun ilk albümüne büyük atıflar bulunan tek albümleriyle bahsi geçen gruba sağlam bir saygı duruşu gerçekleştirdikleri ortadadır. Lakin Chicago'nun aynısı demek de tamamen yanlıştır. Zira farklı bir şekilde ve coşkuludurlar.

Genelde hissettiğimiz keşke başka albümlere fırsatları olsaymış kaygısı, Satisfaction için daha fazla öne çıkar. Dönemin bu konudaki önemli ismi Mike Cotton'dan bağımsız olarak, grup pek çok gruptan da kaydedilmiş pek çok albümden de iyi bir iş çıkarmıştır. Lider ve kurucu Mike Cotton olabilir ama Satisfaction bundan çok daha fazlasıdır.

Ortalamanın biraz üstünde uzunluklara sahip parçaları Jazz uzunluklarının ise altındadır. Köken Jazz'dır ama sos Rock müziktir. Bu tip basit özellikler Satisfaction'ın tam bir ara grup yapar. Onlar ne Jazz grubudurlar ne de Rock. Jazz ile Rock'ın kesişme noktasında, kendilerine has bir yerde dimdik ayakta dururlar.

SATISFACTION

Mike Cotton / Vokal, Trompet, Flugelhorn, Korno, Armonika
Bernie Higginson / Vokal, Davul, Bongo
John Beecham / Trombon, Tuba
Derek Griffiths / Vokal, Lead Gitar
Nick Newell / Flüt, Alto Saksafon, Tenor Saksafon, Trompet
Lem Lubin / Vokal, Bass, Akustik Gitar

SATISFACTION

01 - Just Lay Back and Enjoy It 7:35
02 - She Follows the Band 3:52
03 - Cold Summer 5:08
04 - Sharing 6:15
05 - Call You Liar, Liar 4:17
06 - You Upset the Grace of Living When You Lie 6:27
07 - Just Like Friends 4:01
08 - Go Through Changes 7:08

27 Ağustos 2023 Pazar

The New Apocalypse / Stainless Soul (1969)

The New Apocalypse
, Jazz ve Rock odaklı bir grup. İkisinin belki de en iyi birleşimlerinden birine imzalarını atmışlar. Jazz Rock, Fusion gibi alanlarda albümler kaydetmiş benzeri pek çok grupta olduğu gibi The New Apocalypse hakkındaki bilgilerimiz de sınırlı. 60'ların başında üniversite çevrelerinde kurulduğunu, uzunca bir süre kolej ve kulüp çevrelerinde çaldıklarını, 1968 yılında bazı teknik, personel ve müzikal değişiklikler yaşayıp albüm kaydına başladıklarını ve 1969 yılı sonlarına doğru albümü yayınladıklarını, son olarak da sırra kadem bastıklarını biliyoruz o kadar. Personel değişikliği yaşadıkları sıralarda da bir yapımcı firma ile anlaşıyorlar ve yayınladıkları single kendi çapında iyi iş yapıyor. Bundan hareketle de albüm aşamasına geçiliyor. 

Albümün, bildiğimiz kadarıyla günümüzde bir CD versiyonu bulunmuyor. Plaklarına ulaşmak da neredeyse imkansız. Sadece bazı sosyal mecralarda paylaşılmış, plaktan dijitale dönüştürülmüş bu ilk ve tek albümü dışında bir şeye ulaşmak da mümkün değil. Albümün başarılı bir çalışma olması ve grubun böylesi bir albüme imza atmış olmasından kaynaklı bir miktar üzüntü yaşamak da normal. Zira keşke daha fazla kayıt için fırsatları olabilseymiş diye düşünmekten geri duramıyoruz.

Albümde enstrüman kullanımları oldukça iyi. Zaten personel değişikliği yaşanmasına rağmen grup elemanları uzunca bir süre birlikte çalan tipler. Birbirilerini nasıl tamamlayacaklarını iyi biliyorlar. Saksafon ve trompet ön plana çıkıyor normal olarak. Fakat gitarın da albüme katkısı yadsınamaz şekilde fazla. Neredeyse tüm gidişatın yönünü belirliyor diyebiliriz.

Stainless Soul coşkulu ve enerjik bir albüm. Grubun ritim bölümü işini iyi bir şekilde yapıyor. Aniden yükselen tempo bir anda yerin dibine doğru serbest düşüşe geçerken bir anda tekrar toparlıyorlar. Yaratıcılık konusunda hiçbir sıkıntıları olmadığı gibi parçaların session olarak kaydeilmiş olması muhtemel. Zira o coşkuyu yakalayabilecek şekilde çalmanın tek yolu bu olsa gerek. Parçaların başlangıçları belirli düzenler üzerine oturtulurken bir süre sonra darmadağınık bir hale geliyor ki bu da session fikrini güçlendiriyor. Bu arada The Beatles'ın Eleanor Rigby'sinin acayip de değişik bir versiyonu albümde mevcut.

Amerika'dan bu alanda çok fazla iyi grup çıkıyor genelde. Ama The New Apocalypse'in yeri her zaman bir başka. Chicago gibi popülist bir yaklaşımları yok hiç mesela. Tek dertleri müzik yapmak gibi görünüyor. Belki de bu sebepten başarılı olamamışlardır bilemiyoruz.

THE NEW APOCALYPSE

Greg Novik / Gitar
Christopher Lynch / Org
Gene Meros / Saksafon
Keith Vinroe / Trompet
John Garrison / Bass
Dennis Meros / Davul

STAINLESS SOUL

01 - Stainless Soul (4:07)
02 - Domicela (2:57)
03 - Comin' Home Baby (4:09)
04 - Junkshop (3:11)
05 - Wichita Lineman (5:23)
06 - Watch Your Step (2:47)
07 - Three Shades Of Gray (3:33)
08 - Get Outta My Life Woman (3:05)
09 - Eleanor Rigby (3:54)
10 - Labyrinth (4:13)

7 Ağustos 2023 Pazartesi

Manfred Mann Chapter Three / Manfred Mann Chapter Three (1969)

Manfred Mann Chapter Three
bizde çok bilinen bir grup değil. Manfred Mann bilinir, Manfred Mann's Earth Band bilinir ama Chapter Three genelde ya bilinmez ya da hatırlanmaz. Halbuki adamın (Manfred Mann) en düzgün projesidir diyebiliriz bu grup için.

60'lı yıllarda Pop müziğin bütün nimetlerinden faydalanarak hem başarılı bir kariyer yaratıp hem de bolca para kazanan Mann, her ne hikmetse bir anda farklı bir yöne doğru kaymaya başlıyor. Jazz Rock ve Fusion ile haşır neşir olduğu bu dönem Chapter Three dönemi. Ardından da Earth Band ile parayı kıvırmaya devam ediyor tabi. Zira grupla ön plana çıkardıkları pek çok hit ve popüler parça bulunuyor.

Arada kalan, en yazık durumda olan, en hatırlanmayan Chapter Three ise Mann içerikli grupların ve albümlerin belki de en iyileri. Ha yine bir miktar popülerlik kaygısı güdülüyor elbette. Ama aşırıya kaçmayı da düşünmemişler. Tadında ve kıvamında kalarak başarılı bir işe imza atmışlar.

Mann'ın vokal değişikliklerinden kaynaklı ilk dönem grubunun sürecini 2'ye ayırdıktan sonra yeni bir başlangıç olarak düşündüğü Chapter Three (manidar olarak Bölüm 3) başarılı kayıtlar yapmış olsa da öncülü ve takipçisi olan gruplar ticari anlamda daha çok para kazandırmışlar. Hatta o kadar enteresan bir durum oluşmuş ki 3. albümü tamamen bitirdikleri halde yayınlama fırsatı bulamamışlar. Bir süre sonra da kayıtların bulunduğu kasetler sırra kadem basmış. Tesadüfi bir şekilde bulunduğu söylenen 3. albüm daha sonraları yani 2019 yılında yayınlandı. Diskografileri düşünüldüğünde 70'lerde kaydedilip bir türlü yayınlanamayan bu üçüncü albüm en iyisi gibi görünüyor.

Diğer taraftan bakıldığında, Progressive Rock'ın Jazz Rock ve Fusion ile soslanan kısmında çok kaliteli albümler olarak görmek de mümkün değildir. Bu albümlerden daha sağlam albümler dinlemişliğiniz mutlaka vardır. Ayrıca blogda daha önce paylaştığımız, benzer tür içerisinde yer alan ve Chapter Three'den daha iyi olan gruplar da bulunuyor. Hatta daha ileri giderek, Progressive Rock konusunda Manfred Mann's Earth Band'in daha ileride bir yerde durduğunu da söyleyebiliriz.

Yani Progressive Rock'ın alt sınırlarına dokunan albümler kaydetmiş Chapter Three. Kötü değiller ama muhteşem de değiller.

MANFRED MANN CHAPTER THREE

Manfred Mann / Org, Polis Düdüğü, Vokal (7)
Mike Hugg / Piyano, Vokal
Bernie Living / Alto Saksafon, Flüt
Steve York / Bass, Gitar, Arp
Craig Collinge / Davul

Konuk Müzisyenler:
Sue ve Sunny / Vokal (5)
Brian Hugg / Gitar (4)
Harry Beckett / Trompet (6)
Clive Stevens / Tenor Saksafon
Carl Griffiths / Tenor Saksafon
Dave Coxhill / Bariton Saksafon
Gerald Drewett / Trombon
Sonny Corbett / Trompet

MANFRED MANN CHAPTER THREE

01. Travelling Lady (5.48)
02. Snakeskin Garter (5:48)
03. Konekuf (5:47)
04. Sometimes (2:37)
05. Devil Woman (5:24)
06. Time (7:25)
07. One Way Glass (3:33)
08. Mister, You're A Better Man than I (5:10)
09. Ain't It Sad (1:57)
10. A Study In Inaccuracy (4:05)
11. Where Am I Going (2:36)

29 Temmuz 2023 Cumartesi

Maad / Maad (1976)

Çok fazla öne çıkamamış İtalyan gruplarından olan Maad 1975 yılı sonlarına doğru kurulmuş. Kadrosunda gerçekten de iyi müzisyenleri barındırıyor. Aktuala'dan Attilio Zanchi'nin yer aldığı grupta, daha sonra Zanchi ile birlikte Stormy Six'de birlikte çalacak olan Renato Rivolta da bulunuyor. Tarzları bildik RPI'dan (Rock Progressivo Italiano) oldukça farklı. Kendilerine has bir tarz yarattıkları ortada.

Çok bilinen bir grup olmamalarındaki en büyük etken bir türlü tanınma fırsatı yakalayamamış olmalarından ileri geliyor. Döneminde kaliteli bir albüm kaydetmiş olsalar da ticari başarı elde edemedikleri gibi dinleyici kitlesi kazanma konusunda da sorun yaşamışlar. Zaten bu sebeplerden dolayı da kısa süre içerisinde herkes farklı gruplara dağılmış.

Maad'ın tarzını tanımlayan en iyi kategori Jazz Rock ve Fusion. Ama ona ek olarak Afrika ritimlerini de düşünmek gerekiyor. Jazz ile Rock arasında bir Fusion oluştururken içine bolca da Afrika ritimlerinden oluşan enfes soslar katmışlar. Bu noktada Embryo'ya benzedikleri düşünülebilir fakat hiç alakaları da yok. Embryo'nun konuya yaklaşımı bir miktar daha farklı.

Afrika ritimleri ile birleştirdikleri albümün her yerinde daha deneysel ve avangard bir yaklaşım sergiliyorlar. Embryo ile farklılaştıkları nokta burası. Bu avangard etkileri fazlaca olan Jazz Rock'ı icra ederken de buzuki, vibrafon ve piyanoyu tuhaf sesler çıkarmak için kullanıyorlar. Vibrafon kullanımlarındaki değişkenlik ve kendi halindelik, dinledikçe Zappa'yı anımsatır.

Afrika'dan sıkça bahsetmiş olsak da Maad farklı türlerden de etkileri içerisinde barındırıyor. Salsa, Funk, Progressive Rock gibi bu türler Jazz içerisinde eriyip giden bir hal alıyor. Üstüne eklenen ritimler ve sağlam vurmalılarla iş içinden çıkılmaz bir duruma geliyor. Congalar, Marimbalar havalarda uçuşuyor.

Öncülü olmasa da yakın akraba sayılabilecek Aktuala ile benzeştirilir bir de Maad. Zanchi'yi saymazsak o benzerlik de kalkar bence. Daha World Music kafasında takılan Aktuala'nın yanında Maad kısıtlı imkanlarla çalışır görünümündedir. Yine de Aktuala'yı seviyorsanız Maad sizin için hem değişik hem de benzer bir şeye dönüşebilir. Tek albümlü efsaneler listemize değişik bir ek daha. Dinledikçe daha da fazla vaz geçilmez olan albümlerden.

MAAD

Attlio Zanchi / Gitar
Renato Rivolta / Saksafon
Pino De Vita / Klavye
Joe Castanuela / Davul
Jonathan Scully / Vurmalılar, Vibes
David Searcy / Vurmalılar

MAAD

01 - African Norge (8:02)
02 - Bouzouki (10:56)
03 - Giugno '75 (12:03)
04 - A Milano è dura (5:56)

26 Temmuz 2023 Çarşamba

Kaleidon / Free Love (1973)

Jazz Rock
ve Fusion grubu olan Kaleidon, İtalya'dan bu tarzda çıkmış grupların en iyilerinden biri. Alışkın olduğumuz üzere pek çok İtalyan grubu RPI (Rock Progressivo Italiano) içerisine dahil edilir ama Kaleidon onlardan değildir. RPI köklerinden farklı olarak Jazz Rock'u temel almaları bu farklılığın en büyük sebebidir denilebilir.

70'lerin başında Free Love adıyla kurulan grup 2 single kaydetmeyi ihmal etmemiş. Ama Free Love'ın ömrü çok uzun olmamış.  Kaydettikleri single'ların birkaç farklı Spaghetti Western filminde kullanılmış, 1971 yılında Roma Caracalla Pop Festivali'ne katılmışlar ve oldukça da umut vaat ediyorlarmış. Lakin çok fazla ilerleyememişler çünkü 4 kişilik grubun 2 elemanı bir trafik kazasında hayatlarını kaybetmiş. Kalanlar bir süre dağılmış halde ortalıkta dolandıktan sonra yeniden ayağa kalkmışlar ve Kaleidon'u kurmuşlar. Albümün adını da eski grubun anısına Free Love olarak belirlemişler.

Klavyeci Stefano Sabatini'nin harcadığı eforla ortaya çıkan Kaleidon daha önceki single'lardan farklı olarak enstrümantal ve güçlü bir Jazz içeren tarza yönelmiş. Az önce bahsettiğimiz RPI farklılıkları da burada başlıyor aslında. Pek çokları tarafından RPI içine dahil edilseler de o tarzdan farklı bir yerde durduklarını söylemek gerek. Kendilerine has bir şekilde oluşturdukları müzikal yapı ile RPI'dan farklı bir coşku ile ilerliyorlar diyebiliriz. Albümde elektrikli gitarın olmaması da bu görüşe destek veren unsurlardan. Akustik ve elektrikli piyano ile birleşen Saksafon ve flüt bölümleri ile bahsi geçen türden fazlasıyla ayrılıyorlar.

Free Love albümü oldukça zarif, coşkulu ve yaratıcı olarak nitelendirilebilir. Karmakarışık bir yapıya da sahip değil. Daha düz, sevimli ama etkili bölümlerden oluşuyor. Parçaların her yerinde ince bir yaklaşım sergiliyorlar. Amaç koşuştururcasına gitmekten çok ayakları yere basan bir şekilde olduğu yerde dimdik durmak üzerine kurulu. Jazz Rock'ın bu halini sevenler için biçilmiş kaftan yani.

Grubun dağılmasının ardından Sabatini'nin önce Samadhi sonra da Mediterraneo'da yer aldığını belirtelim. Bass gitarist Franco Tallarita'nın da Banco Del Mutuo Soccorso'ya katıldığını söyleyelim.

KALEIDON

Stefano Sabatini / Klavye
Massimo Balla / Saksafon, Flüt
Franco Tallarita / Bass
Giovanni Liberti / Davul

FREE LOVE

01. Kaleidon
02. Inverno '43
03. Dopo La Festa
04. Polvere
05. Oceano
06. Free Love

22 Temmuz 2023 Cumartesi

Blue Sun / Blue Sun '73 (1992)

Dünkü Young Flowers çıkışı akla hem de hiç alakaları olmadığı halde Blue Sun'ı getirdi. Blue Sun da Danimarkalı bir grup. 70'lerin başında 2 albüm kaydedip ortalıktan kaybolanlardan. Jazz Rock, Fusion yapıyorlar. Çok değişikler. Albümlerini bulmak da pek mümkün değil. Albümü seçimi yapmak da zor. O nedenle de 1992 yılında Archival olarak yayınlanan Blue Sun '73'ü seçtik. Yayınlanmamış materyallerden oluşuyor. Ayrıca canlı kayıtlar. Dinledikçe ne kadar iyi olduklarının farkına o kadar çok varıyorsunuz.

Temelde müzikleri Hippie etkileşimleri olan avangard bir Jazz Rock türevi. Genel olarak Jazz Fusion olarak kategorilendirilirler. Yanlış değildir bu sınıflandırma zira grubu bir yere koymak gerçekten de zor. Avangard Jazz Rock'tan geliyorlar belki ama oryantal ile birlikte Güney Afrika'yı hatırlatan ritimlere de sahipler. Sözler ve vokal olmasına rağmen albümü enstrümantal olarak adlandırabiliriz. Vokal müziğin içinde o kadar iyi eriyip gidiyor ki onu da müzik aleti olarak sayabiliriz. 

Saksafon, gitar ve klavyenin başı çektiği uzun ve canlı doğaçlamalara sahipler. O kadar iyi atmosfer yaratıyorlar ki kendinizi Psychedelic bir etkinin altında hissediyorsunuz. Genellikle de çölde, dağda bayırda bir arayış yolculuğuna çıkmışsınız gibi bir duyguya kapılıyorsunuz dinlerken. Farklı ve coşkulu olduklarını söylemek yanlış olmaz. Burnin Red Ivanhoe ve Midnight Sun gibi gruplarla benzer bir kategoride oldukları söylense de bu iki grubun karışımına Agitation Free eklendiğini düşünün siz. Üstüne de ara ara ortaya çıkan Chicago ya da If ruhunu katın.

Blue Sun '73, genelde tercih ettiğimiz albümlerden değil. Yani toplamaların ya da konser kayıtlarının, grup hakkında bilgi verme potansiyelinin az olduğunu düşünüyoruz. Lakin bu albüm onlardan değil. Zaten tam anlamıyla bir konser kaydı da değil. 1973 yılında sağda solda çaldıklarında kaydedilmiş parçalardan oluşuyor. Fikir vermesi açısından tercih edilebilecek en doğru albüm olduğu bile söylenebilir. Coşkuyu daha fazla içinde barındırması da albümün bu noktada en büyük avantajı oluyor.

BLUE SUN

Bo Jacobsen / Davul
Jan Kaspersen / Piyano
Niels Pontoppidan / Gitar
Dale Smith / Vokal, Vurmalılar
Jesper Zeuthen / Saksafon

BLUE SUN '73

01 - Gryets Vinger (1:35)
02 - Blue Sun (11:30)
03 - Tåreperseren (4:00)
04 - Efterεr (4:40)
05 - Søn Af Solen (5:45)
06 - Blaene Falder (4:45)
07 - Ivalo Og Liza (6:15)
08 - Solhverv (3:50)

20 Haziran 2023 Salı

Walrus / Walrus (1970)

Bass gitarist Steve Hawthorn olmasaydı Walrus olmazdı derler. Muhtemelen doğrudur. Hawthorn 60'ların ortalarından itibaren Jazz ve Rock'ı birleştirecek bir fikir üzerinde çalışmış. Çok yeni bir fikir gibi gelmeyebilir zira zaten hali hazırda Chicago ve Blood, Sweat & Tears hem listeleri hem de dinleyicileri o sıralarda buna alıştırmaya başlamışlardı. Fakat Hawthron'un fikir biraz daha klasik döneme, Big Band'lerin revaçta olduğu Jazz dönemine odaklanmakmış. Zaten grubun kadrosundaki kalabalıklıktan da anlaşılıyor bu.

İşin ilginç ve tuhaf yanı, Big Band tarzı Jazz Rock yapmak niyetiyle işe koyulup Heavy Progressive Rock ya da Progressive Blues olarak anılabilecek bir hale sokmak. Evet, albümün geneli Jazz Rock odaklı ama bahsettiğimiz türler de fena halde kendini hissettiriyor parçaların her birinde. Jethro Tull'un ilk dönemleri ve Room'a benzer bir yapıya sahip olduklarını söylemek yanlış olmaz. Hatta biraz abartarak Blues'dan yolan çıkan bir King Crimson tarzından da söz edebiliriz Walrus'un bu ilk ve tek albümü hakkında.

Walrus albümünün, kendi halinde ilerleyen tek albümlü efsaneler listemize girmeyi ihmal etmediğini de belirtelim. Bundaki en önemli sebep Jazz, Blues ve Rock'ı birleştirip araya Psychedelic Rock, Acid Rock, Folk gibi soslar katmaları. Değişik ve etkili albümlerden biri.

Parçalarıyla, kaydıyla filan mükemmel denilebilecek bir albüm değil elbette. Ama kendilerine has geliştirdikleri tarz ile gerçekten de başarılı bir çizgi çiziyorlar. Başlarda söylediğimiz Big Band havasını da, Blood, Sweat & Tears hareketliliğini de, Jethro Tull'un sağlam girişli ilk dönemini de yakalayıp kendilerine ait bir şeye dönüştürüyorlar. Albümün her yeri için coşku dolu demek yanlış olmaz. Enstrüman kullanımları da bir hayli iyi . Gitarist John Scates'in nefis riffleri ve Hawthorn'un sizi bir anda yakalan bass dokunuşları keyfinize keyif katıyor. Bıkıp usanmadan, arka arkaya dinleyebileceğiniz nadir albümlerden.

Ne yazık ki tek albümle kalıp devamını getirmemişler. Oysa ki 1972 yılında, ilk albümün yayınlanmasından sonra oldukça etkili bir kitleye de sahipmişler İngiltere'de. Muhtemelen 8 kişiyi bir arada tutmanın zorluğuna dayanamayıp dağılmışlardır. Geride bıraktıkları tek albüm ise uzun yıllar dinleyicileri idare edebilecek türden.

WALRUS

Steve Hawthorn / Bass, 12 Telli Gitar (3)
John Scates / Lead Gitar, Ritim Gitar
Noel Greenaway / Vokal
Bill Hoad / Soprano Saksafon, Alto Saksafon, Tenor Saksafon, Bariton Saksafon, Flüt, Alto Flüt, Klarnet
Roy Voce / Tenor Saksafon
Don Richards / Trompet, Celesta (4)
Barry Parfitt / Piyano, Org
Roger Harrison / Davul (1, 6), Klavye, Çıngıraklar, Tef
Nick Gabb / Davul (2,3,4,5,7)

WALRUS

01. Who Can I Trust? (2:33)
02. Rags and Old Iron/Blind Man/Roadside (13:38)
03. Why? (4:28)
04. Turning/Woman/Turning (7:16)
05. Sunshine Needs Me (3:21)
06. Coloured Rain/Mother's Dead Face in Memoriam/Coloured Rain (Reprise) (6:03)
07. Tomorrow Never Comes (3:30)

19 Haziran 2023 Pazartesi

Total Issue / Total Issue (1971)

Fransa'nın kendine has yapıya sahip gruplarından biri de Total Issue. Haklarında çok bilgiye sahip olmadığımız grubun 1970 yılında kurulmuş olduğunu biliyoruz. 1971 yılında yayınladıkları tek albümle de ortalamanın üzerinde bir iş çıkarmışlar. Grup başlangıçta 4 kişi olarak kurulmuş ama hemen ardından 6 kişilik bir kadroya ulaşmış. Albüm kayıtları sırasında bu kadro ile devam ederken grubun vokali gruptan ayrılıp kendi solo çalışmalarına yönelmiş. Albümdeki 8 parçadan 5 tanesi bahsi geçen vokalist / gitarist Jean Pierre Huser'e ait ama albümdeki grup kadrosunda Huser'in adını kayıtlar sırasında ayrıldığı için göremiyoruz.

Albümün yayınlanmasının ardından da yaklaşık 1 yıl boyunca, 1972'nin sonlarına kadar, kadro değişiklikleri ile bir arada durmaya çalışmışlar ama daha fazla da ileri gidememişler. Total Issue 1972 yılında tarihin tozlu rafları arasındaki yerini almış.

Adı sıkça geçen tek albümlü efsaneler listemize de giren albüm Progressive etkiler içeren Jazz Rock ve Fusion albümü. Hepsi de Jazz sahnesinden gelen grup elemanları albüme bir de Folk sosu katmayı ihmal etmemişler. Parçaların her yerinde folklorik öğelere, müzikal anlatımına rastlamak mümkün. Folk ve Jazz Rock birleşimi olarak da gayet iyi bir albüm ortaya çıkmış.

Total Issue albümü çok fazla ticari başarı elde edemese de müzikal anlamda oldukça iyi bir yerde duruyor. Çok sık karşılaşmadığımız Folk ve Jazz bileşkesini oldukça iyi kullandıklarını söylemek yanlış olmaz. Hele Hint folkloru etkisinde yaptıkları bir bölüm var ki gerçekten etkileyici.

Grubun ayrıca ilk dönem ya da erken dönem olarak nitelendirebileceğimiz Fransız Progressive Rock kültürünün ilk örneklerinden biri olduğunu da belirtmeden geçmeyelim. Gitar ağırlıklı olarak ilerleyen albümde klavye ve kemanlar da sık sık öne çıkıyor. Grup elemanlarının çoğu (belki de hepsi) multi enstrümantalist. Bundan dolayı da albüm içerisindeki uyum fena halde iyi. Bir yorumda Total Issue'nun bu durumdan kaynaklı olarak Hippie tarzı bir Progressive Rock yaptıkları cümlesine tanık olmuştum. Kesinlikle doğru olmayan bir yorum olduğunu da eklemeden geçmeyeyim. Dinledikçe farklı dönüşlerle karşılaştığınız, sizi başladığı yerde bırakmayan albümlerden.

TOTAL ISSUE

Henri Tessier / Bass, Vurmalılar, Vokal
Aldo Romano / Lead Vokal, Davul, Gitar
Georges Locatelli / Lead Gitar, Vurmalılar, Vokal
Michel Libretti / Keman, Gitar, Davul, Vurmalılar, Vokal
Chris Hayward / Flüt, Klavye, Vurmalılar, Vokal.

TOTAL ISSUE

01- Les Marins (3:30)
02- La Porte ouverte (8 :20)
03- Come Down (2 :55)
04- Over The Shadow (3 :05)
05- Rustique (6:25)
06- Quiet Place (2 :35)
07- Dis-Mais-Dis (4 :03)
08- Résurrection (3 :45)