31 Ocak 2023 Salı
Clouds / Watercolour Days (1971)
30 Ocak 2023 Pazartesi
Melissa / Midnight Trampoline (1971)
MELISSA
MIDNIGHT TRAMPOLINE
29 Ocak 2023 Pazar
Rhésus O / Rhésus O (1971)
RHESUS O
RHESUS O
28 Ocak 2023 Cumartesi
Triana / El Patio (1975)
TRIANA
EL PATIO
27 Ocak 2023 Cuma
Cos - Postaeolian Train Robbery (1974)
Tarz olarak Canterbury’nin genel özelliklerini barındırmalarının yanında, Zeuhl’e geçiş yaptıkları anlarda hem yüksek tempolu hem çılgınlığın sınırlarında dolaşmaları sanki Caravan, Gong ve Magma bir araya gelmiş etkisi yaratıyor. Yer yer beyninizi gıdıklayan (dinlerken hipnotize olma ihtimaliniz çok yüksek) vokallerini tıpkı bir enstruman gibi kullanan Pascale Son’ın nefeslilerle (kimi zaman da perküsyonlarla) unison yürüyüşleri enfes. Bu arada albümün açılışı ile beraber dinleyenlerin kulaklarına orgazmı yaşatan nefeslileri Schell ile beraber Son’a ait.
Nadir de olsa yer yer duyabildiğimiz Daniel Schell’in gitarları yerine Classroom’dan beri grupla beraber olan Charles Loos’un tuşluları albümün genel karanlık atmosferinin temelini oluşturuyor. Bazı parçalarda introlardaki soloları haricinde Robert Dartsch’ın enerjik davul ritmleri çoğu noktada kendini tekrarlasa da Alain Goutier’in enfes bas yürüyüşleri ile birleşince alt yapıda enfes bir uyum yakalanıyor.
Albümün 1990 yılında yeniden yayınlanması ile ortaya çıkan Classroom kayıtlarından (evet jazz elementleri daha ağır basıyor) anlayacağınız üzere Cos birden ortaya çıkıp , o zamanın güncelini yakalamış bir gruptan ziyade, zaten halihazırda güncelle paralel müzikler yaparken, etkileşimlerini artırararak dönemin en iyi işlerinden bir kaçını yaratmış ve sonraki albümlerinde hep üzerine koyarak devam etmiş ki Viva Boma’yı dinlemenizi tavsiye ederim.
COS
POSTAEOLIAN TRAIN ROBBERY
26 Ocak 2023 Perşembe
Mother Superior / Lady Madonna (1975)
MOTHER SUPERIOR
LADY MADONNA
25 Ocak 2023 Çarşamba
Fourteen Octaves / Fourteen Octaves (1975)
FOURTEEN OCTAVES
FOURTEEN OCTAVES
24 Ocak 2023 Salı
Matuskela / Matuskela (1973)
MATUSKELA
MATUSKELA
23 Ocak 2023 Pazartesi
Peggy's Leg / Grinilla (1973)
PEGGY'S LEG
GRINILLA
22 Ocak 2023 Pazar
Home / The Alchemist (1973)
HOME
THE ALCHEMIST
21 Ocak 2023 Cumartesi
Zao / Kawana (1976)
ZAO
KAWANA
20 Ocak 2023 Cuma
Baba Yaga / Baba Yaga (1974)
BABA YAGA
BABA YAGA
19 Ocak 2023 Perşembe
Kandahar / In the Court of Catherina Squeezer (1975)
KANDAHAR
IN THE COURT OF CATHERINA SQUEEZER
18 Ocak 2023 Çarşamba
Riff Raff / Riff Raff (1973)
RIFF RAFF
RIFF RAFF
17 Ocak 2023 Salı
Kornelyans / Not An Ordinary Life (1974)
KORNELYANS
NOT AN ORDINARY LIFE
16 Ocak 2023 Pazartesi
McCully Workshop / Genesis (1971)
MCCULLY WORKSHOP
GENESIS
15 Ocak 2023 Pazar
Gilgamesh - Gilgamesh (1975)
Alan Gowen tarafından 1972 yılında kurulan grup türlü kadro değişiklileri ile bir sene sonra anca ilk konserini verirken, kadronun asıl elemanı Nucleus’tan tanıdığımız bass gitarist Jeff Clyne’a Caravan’dan Richard Sinclair vekalet etmiş. Nihayetinde bir sene sonra Hatfield and the North ile iki özel konserde double-quartet olarak Gowen’ın yazdığı 40 dakikalık bir eseri çalıp, demo kayıtları ile kontrat kovalamaya başlamışlar. 1975 senesinde kaydediler ilk albümlerinin yardımcı prodüktörlüğü de Hatfield’tan Dave Stewart’a ait.
Canterbury Scene’de bir sebepten (Alan Gowen’ın diğer projelere zıplaması olabilir mesela) ismini pek duyuramamış gruplardan biri olan Gilgamesh’in tuşluların ağırlıkta olduğu tarzını da Hatfield and the North’a benzetmeniz pek mümkün. Hatta benzemekten öteye gidip Stewart ve Gowen’ın dostlukları National Health’i kurmalarına da sebep oluyor ya onu da bilahare yazarız.
Açılşındaki yüksek enerjisiyle sizi kendine çeken albüm zaman zaman nefes almanıza imkan verdiğini düşündüğünüz anlarda bile rahatsız trafikleriyle keşfetmesi hayli eğlenceli bir maceraya dönüşüyor. Sadece oturup Clyne’ın davul ile uyumu yakalarken gitar ve tuşlulara yaptığı muazzam akumpanyalarını dinlemek bile başlı başına bir keyif. Michael Travis’in davulları albümün enerjisini tamamlayan bir element olmaktan öteye götürmese de işini iyi yaptığı da bir gerçek.
Yoğunluktaki Alan Gowen tuşluları albümü boylu boyunca domine ediyor. Zaman zaman kabak tadı veren ve bir yere varmayarak kakafoninin de dibine vurduğu akorlarını Jan Hammer aksiyonları ile iyice içinden çıkılmaz bir hale soksa da albümdeki parçaların yoğunluklu bestekarı Phil Lee’nin gitarları albümün rock dengesini ve atmosferini koruyor.
Albümün benim için en büyük sürpriz kısmı ise sesini tıpkı yüksek perdeden bir enstrüman gibi kullanan Amanda Parsons vokalleri oldu. O an gelince ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız.
GILGAMESH
GILGAMESH
Nucleus - Elastic Rock (1970)
Grupla ilgili bilgiler epey karmaşık ki bu yazının konusu olan albüm dışında bazı albümler Ian Carr’ın liderliğinden çok solo projesine dönüşüp Ian Carr’s Nucleus ismiyle yayınladığı bazıları da “with Nucleus” gibi başlıklara sahip. Orijinal kadro ilk 3 albümde sabit kalıyor fakat sonrası her albümün farklı müzisyenlerle kotarılmış.
Carr reddetse de Bitches Brew öncesi yayınlanan albümün Miles Davis etkileri bariz olsa orijinal kadronun elemanlarından biri olan Chris Spedding ve gitar işleri albümün ilk yarısında pek kendini belli etmese de ikinci yarı ile beraber John Marshall’ın jazz disiplininden nispeten uzak davullarının da etkisiyle genel sounda “rock” etiketini yapıştırmamızı sağlıyor. Genelde unison giden nefesliler ve tuşlulara cevapları ile tempoyu yükselten gitar ve bass yürüyüşleri, Carr’ın trompet soloları parçaları kaosu da körüklemekten de geri durmuyor. İlk yarısında kafa dinlediğiniz albümün ikinci yarısında kafayı yemeye yaklaşıyorsunuz.
Bu arada Spedding’in jazz grupları ile takıldığı bu yoğun dönemde, bir derginin anketi sonrası John McLaughlin ardına ikinci seçilmesi, plak firmasının ısrarı üzerine Nucleus’un prototipi olan “Song Without Words” albümünü yapmasına neden olmuş. Anlaşmaya “beğenmezsem yayınlatmam” maddesini koyması ile yayınlatmamış ama bir-iki sene sonra izinsiz Japonya’da yayınlanmış. Ha bir de sonradan Sex Pistols'un mimarlarından biri olarak tarihe adını yazdırması ile tanınıyor kendisi.